Bu makaleme biraz eleştirel, biraz esprili mizahi
yaklaşacağım. Çünkü. Bu yazıyı yazarken statükonun dışına çıkıp farklı bir
açıdan baktım. Bu makalenin tarihimizi değerlendirenler için bir argüman,
yorumlama, anlayış ve kavrayış şekillenmesine yön verecek bir kaynak veri
olmasını düşündüm.
1879 yılı itibarıyla Pomaklar, Balkanların tarihinde diğer
hiçbir ulusun ulaşamadığı kadar büyük
bir alanı’da ele geçirmişti. 84 bin Kilometrekarelik bir Vatan. Pomak Devleti.
Peki ne oldu da, ne vatan kaldı, ne bayrak, Ne toprak. Elde kalan sadece Göçler, acılar ve zihin kapanması. Yenilmişlik Psikolojisi.
Peki ne oldu da, ne vatan kaldı, ne bayrak, Ne toprak. Elde kalan sadece Göçler, acılar ve zihin kapanması. Yenilmişlik Psikolojisi.
En iyisi Unutmak. 5 ülkeye
dağılmış Pomaklar, egemen ulusların yazdığı uydurma yalan tarihleri birbirine
anlatıp hem kendilerini hemde başkalarını kandırmaya çalışma yoluna gittiler.
Örnek olarak Pomaklar yardım etmişte Pomagac olmuş
Yalanı. Hiç bir yerde hiç bir arşiv belgesinde hiç bir ülkenin yazılı kaydında
rastlanmaz. Çünkü böyle bir şey yoktur. Bu zırvalığı kim ve nasıl uydurduysa. Birileri
çok sevmiş ve gündemde tutmayı başarmış...
Kendi Toprağını bayrağını vatanını
kaybet, git başka ulusların milliyetçiliğini yap. Egemen ulusun kahramanları
ile övün.. sonra ben sağlam karakterliyim, adamım diye ortalarda dolaş.. . evet elde kalan inkar, döneklik, kaçış..
IMF Dünya Bankası Logo ( çaktırmayın IMF amblemine küçük bir katkıyıda biz ekledik) |
İlk önce ele alacağım
konu. Miladi 1879 / ( Rumi 1293 ) Osmanlı Rus harbi, hemen sonrası 1. Balkan savaşı
1912 ve ikinci balkan savası değil savaş sonrası..
Pomakların eline gene değerlendirmesi
için fırsatlar geçmişti.. aman biz Politikadan uzak duralım, aman Pomakları
siyasetten uzak tutalım, davul zurna göbek atalım, yemek, börek çorba falan anlatalım
uyutalım, Pomaklar politize olmasınlar a politik kalsınlar bizde işimize bakalım mantığı ile geldiğimiz Nokta işte bu nokta.. evet lafı uzatmadan konuya
geleyim.. Kaçırdığımız fırsatlar.. ve neler yapabilirdik?.
Yil 1914 – 1918 birinci
dünya savaşı sonu ve bir dizi anlaşmalar zinciri içinde dönen Politik
entrikalar, kıvrak siyasetler. Pomakların elinde kalan ise kocaman bir sıfır.
Birinci
dünya savaşı sonu
ABD İspanya iç savaşını izleyen yıllarda
Ortaya çıkan Amerikan imparatorluğunun yüzyılın başında yeni gelişen bir ekonomi
ve gücü vardı. ABD genç ve yeni bir kıta doğası gereği dünyanın geri kalan kısımlarına
yayılmak, ortada olan yağma ve sömürüden pay almak istiyordu. Ancak bu yeni palazlanan, genç ülkenin önünde
devasa bir engel vardı, o da eski sömürgeci emperyal güçler tarafından aralarında
pay edilmiş dünya düzeniydi. Dünya
sömüren ve sömürülen ülkeler olarak bir dizilişe sahipti. Eskinin emperyal güçleri,
ispanya, Portekiz, Almanya, Fransa, Hollanda, Japonya, Ve Britanya krallığı idi ... İspanya , Portekiz, Almanya, Hollanda bu süreçte
geri kalırken, İngiltere , Fransa sömürgeler üzerindeki Hakimiyetini
sürdürüyordu. ABD nin yanısıra Almanya ve Japonya’da
bu pazarda tezgah açmışlardı.. Rusya
1914 ekim devrimini tamamlamış ve Kapitalist sistemden sosyalist sisteme geçtiği
için pazardan çekilmişti..
Yeni palazlanan ABD paylaşım kavgasına çok değişik bir
kavram ile giriş yaptı. Bu kavram yeni
bir argüman olarak sömürü pazarına damgasını vurdu sermaye ihracı ve yeni tip
sömürgecilik.
Birinci dünya savaşına hem askeri hemde politik olarak
arada bir müdahale eden ABD başkanı
Woodrow Wilson Savası sona erdirip dünyanın
yeni tip sömürge statükosunun tespitinde esas alınmasını düşündüğü prensipli paylaşım
ve barış ilkelerini 14 Madde Halinde 8 Ocak 1918 de ABD kongresinde açıkladı..
WOODROW WiLSON |
Özet olarak Pomakları ve Balkanları ilgilendiren kısımlarını
anlatacağım.
Madde –1- Barış anlaşmaları
genelde gizli ve özelde açık olarak yapılmalı ve bu anlaşmaların sonucu şeffaf olmalıdır.
Diye başlıyor. Bizi ilgilendiren bir kaç madde.
Madde / 10- Avusturya Macaristan ve Balkan halklarına
kendi kaderlerini tayin hakkı verilmeli.
Madde / 11- Romanya, Sırbistan ve Karadağ toprakları boşaltılmalı
, Sırbistana denize açılma imkanı verilip Balkanlarda diğer küçük uluslar tanınmalıdır.
Madde/ 12- Osmanlı imparatorluğunun Milliyeti Türk olan
kesimlerine egemenlik hakkı verilmeli, Türk olmayan fakat Müslüman olan balkan Halklarına
da bağımsızlık verilmelidir ( Boşnaklar,
Pomaklar, Sipkarlar ) gibi.
Madde/ 13- Boğazlardan
geçişler ile ilgili ve devam ediyor maddeler..
Wilson prensipleri olarak adlandırılan bu talepler
Eskinin sömürge küçük halkları ve ülkelerini eski
sömürgeci emperyal ülkelerden Koparıp kendine bağlamanın bir aracı idi. Bağımsızlaşan
ülkeler ile kurulacak ilişkide yeni genç
ABD nin sermaye ihracı ile yeni tip sömürgecilik
oluşacak ve klasik sömürü tipinden farklı olarak Balkanlarda değişik bir
sistemde ekonomik temele oturtulacaktı .
( Bu benim sahsi görüşüm.tabi )
Bu Anlaşmalardan ve taleplerden en hızlı ve ilk fırsatta
yaralanan Halklar, Arnavutlar, Sırplar , Karadağlılar, Romanlar ( Romanya ) ,
oldu Polonya devletleşti.
Başta manda önerisi olmak üzere Balkanlarda ben ulusum
diyen tüm halklara bağımsızlıklarını kazanma perspektifi verildi.
Değerli Pomak okuyucular, takipçilerimiz demek istediğimi
anlamıştır..
Bu bir fırsattı öyle yada böyle 1918 Wilson prensipleri .
Pomakların eline geçen hiç bir şey yok.
Hatta ortada bile yoklar. Sanırım Politika ile uğraşacak siyasi olarak yeni
teorik belirleyici kıstaslar üreterek Dünya sahnesinde var olmamızı sağlayacak Diplomatları,
aristokratları yoktu.
Neyse konuya gelelim.
Doğu ve Orta Avrupa, Balkanlar ile Baltık ülkelerinde başlayan
bu süreç hızla dünyanın başka ülkelerine
de yayıldı . Balkanlardaki Yugoslavya
gibi farklı etnik din ve grupların birbirleri
ile boğazlaşmalarının ardından Balkanlarda 50 Yıl önceki Osmanlı Rus harbi
öncesi etnik ve dini düşmanlıklar körüklendi, olaylar tazelendi yeni düşmanlar hortlatıldı.
Çünkü Dünya bankası IMF nin ve sermaye ihracı eliyle bir
eleme bir ayrışmanın iktisadi temelleri atıldı.
Bir yanda bölünüyoruz Paranoyası gündemde sıcak
tutulurken egemen ulus milliyetçiliği de harekete geçirildi. Diğer yandan küçük ulusların mağduriyetleri
ön plana getirildi, haksızlığa uğruyorsunuz, eziliyorsunuz, biz size uluslararası
destek vereceğiz direnin, bas kaldırın manüplasyonları da taktik olarak kullanıldı.
Tüm asimilasyon suçları, asimilasyon strateji ve taktikleri tozlu raflardan
indirildi. Sessiz kalan diğer azınlık etnik halkları tamamen asimile ederek
ortadan kaldırmak için kullanılmaya başlandı..
Balkanlarda halklar birbirleri ile boğazlaşırken kanlı
olaylar engellenmiyor, sadece seyrediliyordu. Balkanlarda Artık etnik
halkların birlikte yaşayamayacağı imajı
kitle iletişim araçları ile verilerek
dünyanın her yerine yayılması planlanıyordu.
O dönemler ABD nin imparatorluğa dönüşmesinde balkanlar
en büyük rolü oynayacaktı.
Eveeet analizlerime, sentezlerime, değerlendirmelerime devam edeceğim.
Bu konuda politik sentezlerime ve Yazılarıma dönem dönem devam edeceğim.. Elimden geldiğince, zaman buldukça POMAK ulusal azınlık kavramı ile Etnisite ve Kimlik bunalımı paradigmasına ulusal Pomak ekseninide dikkate alarak Teorik katkılar sunmaya çalışaçağım. Si Zdrav - SAYGILARIMLA. Neşet Doğan
Alttaki Resmi TIKLAYIN Bizi TAKiP EDiN